Elektrik Aktüatörlerinde Yoğuşma/Nemi Önlemek İçin Kolay Adımlar

Basic RGB

 

Elektrikli cihazlarda istenmeyen yoğunlaşma ciddi sonuçlar doğurabilir. Depolarda saklanan metal parçalar da bile yoğunlaşma sonucu yüzey hasarı oluşabilir. Bu durum, aktüatör muhafazasının içinde ürünün üretkenliğini veya ürün kalitesini etkileyen ekipman ve parçaları bozabilir ve sonuç olarakta aktüatör çalışmaz hale gelebilir. Böyle bir potansiyel problem nasıl çözülebilir?

 

 

Elektrik Aktüatörlerinde Yoğuşmaya Neden Kaynaklanır?

 

Bir nesnenin sıcaklığı, havanın yoğuşma noktası sıcaklığında veya altında olduğunda, nesne üzerinde yoğunlaşma oluşacaktır. Basit bir anlatımla; atmosferdeki su buharının gaz halindeyken sıvı ya da katı hale dönüşmesine yoğuşma denmektedir. Yoğunlaşma hakkında konuşurken en çok kullanılan nem parametresidir. Yoğuşma noktası, belirli bir bağıl nem ve sıcaklıktan hesaplanabilir. Aşağıda tipik sıcaklık ve nem değerlerini ve bunlara karşılık gelen yoğuşma noktası sıcaklıklarını gösteren bir tablo verilmiştir:

 

actuator1

 

Örneğin, şu koşulları dikkate alalım: bir elektrikli aktüatör, havanın 16°C olduğu ve bağıl nemin% 75 olduğu bir odadadır. Elektrikli aktüatörün içindeki sıcaklık 11°C veya daha düşük olursa, aktüatörün içinde yoğuşma oluşmaya başlar.

 

 

Yoğuşmayı Önceden Nasıl Öngörebiliriz?

 

Yoğuşma koşullarını öngörmenin en iyi yolu, aktüatör alanında ölçüm yapmaktır. Yoğuşma noktası yaklaştıkça, aktüatörün içinde yoğuşma oluşmaya başlayacaktır.

 

 

Aktüatördeki Yoğuşmayı Nasıl Engelleyebiliriz?

 

Bu hedef birkaç farklı şekilde gerçekleştirilebilir;

1-) Ortamdaki hava sıcaklığını ve bağıl nemi kontrol etmek ve düzenlemek. Bu sayede, elektrikli aktüatörün sıcaklığını, yoğuşma noktası üzerinde tutmak.

2-) Elektrikli aktüatörün içine bir ısıtıcı takılması (DURAVIS EAR serilerinin bir çoğunda standart olarak ısıtıcı yer almaktadır, elektrik bağlantısı yapılırken ısıtıcı nında enerjilendirilmesi gereklidir.)

3-) Aktüatör muhafazasını ve içini nemden korumak için aktüatörü bir havalandırma sistemi ile donatmak.

 

actuator2

 

PVC Vanalar Neden Tercih Edilmeli? Hangi Projelerde İdeal Olabilir?

pvcval

 

İnsanoğlunun ilişkili olduğu her alanda büyük bir gelişme olmuştur. Otomobil endüstrisinden, ev endüstrisinde gözlemlenen birçok yenilik ve gelişme olduğu aşikardır. Bunların her biri, insan hayatının yönünü sürekli olarak değiştirmektedir.

 

Sadece ürünlerde değil, aynı zamanda ürünleri oluşturan kimyasal bileşenlerde de yenilikler sözkonusudur. Aynı ürünü üretmek için, farklı bileşen türleri kullanılmaktadır. Bu bileşenler ihtiyaca ve proses gerekliliğine göre daha etkili, sağlıklı, dayanıklı, estetik veya güvenilir olabilirmektedir. Tabiki bu kalite boyutları söz konusu vana olunca, bizim için ayrı bir anlam ifade etmektedir.

 

Valflerin kullanılabilirliği hem endüstriye hem de ev kullanımına vazgeçilmez bir unsur olmuştur. Bir vana olmadan bir ev, bir sanayi veya ofis düşünebilmek imkansızdır. Metal vanalar günümüze kadar çok farklı ve geniş kullanım alanları buldu ve bulacaktır da fakat, birçok proje ve proseste PVC ve türevleri vanalar tercih edilmeye başlandığı da göz ardı edilmemelidir.

 

Pvc vanaların bu konuda ne kadar güçlü oldukları, metal vanaların pazarından aldıkları dikkate değer pay incelendiğinde anlaşılabilir. Özellikle, korozyonun olumsuz etkilerini gören endüstrilerde bu tip vanaların neden tercih edildiğini anlamak gerçekten kolaydır. Korozyon, her zaman vanalar üzerinde kötü bir etkiye sahip olmuştur. Bu sebeple, endüstri sahibinin gider kalemlerinin büyük bir kısmını vanaların değişimi ve revizyonu oluşturur. İkinci olası problem ise sızdırma problemidir.

 

Bu sebeple; kimya endüstrisi, yeraltı boru hattı, karayolu bakımı, havacılık, su ve kanalizasyon gibi endüstrilerin PVC vana tercihi giderek artmaktadır.

 

 

PVC Vana Avantajları

 

PVC vanalar ile ilişkili bazı kesin avantajlar sözkonusu olup, birçok sanayi ve evde kullanıldığı için bu durum onları önemli hale getirmiştir. Bazı önemli avantajlar şu şekildedir;

 

  • Kirlenmeyen – PVC vanalar, proses akışkanları için kirletmeyen ve pürüzsüz bir yüzey sunar.
  • Fizibilite – PVC vanalar hafif olduğundan, kolaylıkla kullanılabilir. Plastik borular ve diğer tesisat bileşenleri ile entegrasyonu da daha elverişlidir.
  • Asit oluşumu yoktur – PVC vanalar çok pürüzsüz bir yüzeye sahiptir; dolayısıyla herhangi bir asit oluşumu mümkün değildir.
  • Ateşe dayanıklıdır – PVC vanaların çoğu yangına karşı dirençlidir, bu da neden diğer valflerden daha fazla kullanıldıklarını açıklar niteliktedir.

 

Doymuş Buhar Kızgın Buhara Karşı

Bir kazanda, yakıttan elde edilen enerji, buhar üretmek için suya aktarılır. İlk başta, soğuk su “hissedilir ısı” şeklinde enerjiyi alır ve kaynama noktasına kadar ısınır.

 

Kaynama noktasına ulaşıldığında, suyun sıcaklık artışı sona erer ve buharlaşana kadar aynı kalır. Su sıvı fazından buhar fazına geçer. Buharın içinde hala sıvı halde su kaldığı sürece , buhar sıcaklığı , suyun sıcaklığı ile aynıdır. Buhar yoğunlaşma sınırındadır. Bu buhara Doymuş Buhar adı verilir.

 

Tüm su buharlaştırıldığında, ısıdaki herhangi bir artış buhar sıcaklığının artmasına sebep olur. Doymuş buhar seviyesinde olan ve ısıtılan buhara ise Kızgın Buhar denir.

 
 

Neden Doymuş Buhar Kızgın Buhara Göre Daha çok tercih edilir?

 

Sektörler normalde ısıtma, pişirme, kurutma ya da diğer işlemler için doymuş buhar kullanır. Kızgın buhar ise nerede ise sadece türbinler için kullanılır. Buharın farklı çeşitlerinin farklı enerji değişimi kapasiteleri var ve bu onlara farklı kullanım alanı açar.

 

Doymuş-Buhar-Kızgın-resim

Şekil 1

 

Isı transfer katsayısı (U) olarak bilinen enerji transfer kapasitesi, buhar türlerini karşılaştırmak için kullanılır. Bu değer birim yüzey ve sıcaklık farkı derecesi başına olan Watt sayısı olarak belirlenir. Değerin büyük olması, belirtilen durumdaki ısı transferinin de yüksek olduğunu gösterir.

 

Şekil 1, kullanılan buhar kaynağına göre ısı transfer kapasitesini gösterir. Bu, doymuş buharın ısı transfer kapasitesinin, su ya da kızgın buhara göre çok daha yüksek olduğunu görüyoruz.

 

Kızgın buharın yoğunlaşmadan önce soğuması gerekir

 

Kızgın buhar, sadece eşanjördeki ısı elde edilir. Bu nedenle başka bir maddeyi ısıtmadan önce soğuması gerekir. Bir yüzeye yapışmış kızgın buhar eşanjöre enerjiyi aktarırıken soğur. Buna rağmen yüzeyden uzaktaki kızgın buhar kolayca soğuyamaz ve enerjisini aktaramaz. Çünkü kızgın buhar, tüm diğer gazlar gibi bir yalıtkandır. (ısı kötü bir iletken)

Kızgın Buhar Bir Yalıtkandır

Doymuş-Buhar-Kızgın-resim-1

Şekil 2

 

Kızgın buhar, mineral yün ya da strafor gibi tüm iyi izolatörlerde kullanılan hava ile aynı U katsayısına sahiptir.

 

Doymuş buhardan daha sıcak olduğu için daha fazla enerji içeren kızgın buhar, zayıf ısı iletim kapasitesine sahiptir. Isı iletiminin kızgın buharda düşük olması, buhar ve ısıtma yüzeyi arasında bir sıcaklık profilini indükler.

 

Şekil 2 Bu profili göstermektedir.

 

Buhar, Doymuş Olduğunda Isı Transferi Çok Daha İyidir.

 

Doymuş buhar sıcaklığı üniform olduğundan, buhar ve ısıtma yüzeyi arasında hiçbir sıcaklık profili ortaya çıkmaz.

 

Isı dönüştürücülerde , doymuş buhar ısıtma yüzeyi ile doğrudan temas halinde değildir ; çünkü buhar kondensi , ısıtma yüzeyinden ince bir yoğuşma tabakası ( kondensat film) oluşturur.

 

Sıvı haldeki suyun enerji değişimi kapasitesinin doymuş buhara göre daha düşük olduğunu önceden görmüştük. Isıtma yüzeyinde oluşan kondensat tabakası yerçekimi ile ısı dönüştürücünün altına doğru akar. Bu tabakanın kalınlığı göreceli olarak, ısıtma yüzeyi dikey olarak çok uzun değilse, cihazın tüm ısıtma yüzeyinden daha fazladır. Akış, kondensat filmin sıcaklığını eşitler ve bir sıcaklık profilinin oluşumunu önler. Bu buhar ve sıvı arasındaki ısı transferini maksimumda tutar.

 

Doymuş buhar kullanıldığı zamanki sıcaklık profili , Şekil 3’de gösterilmektedir. Daha önceki çizim ile arasındaki fark ısıtma yüzeyi üzerindeki yoğunlaşma bir tabakası olması ve buhar sıcaklığının sabit olmasıdır.

 

Doymuş-Buhar-Kızgın-resim-2

Şekil 3

 

Kızgın Buhar Türbinlerde Daha Verimlidir.

 

Türbinde buhar kuru olmalıdır. Türbin kanatlarının kırılmasına sebep olabileceği için su damlacıklarına izin verilmez. Türbinde kanatların yüksek dönme hızında, su damlacıklarına uygulanan merkezkaç kuvveti çok önemlidir, kanatlarda dengesizlik yaratarak kırılmasına neden olabilir. Bu nedenle türbinlerde kızgın buhar kullanılır.

 

Türbinde iş miktarı buhar tarafından sağlanır. Kızgın buhar, yoğunlaşmadan ve enerjisini kaybetmeden kanatları iter ve enerji elde edilmesini sağlar. Bu da türbinlerde kızgın buhar kullanılmasının ikinci sebebidir.

 

Bu yazı “blog.plc2buy.com” sitesinden alınmıştır.